Fındıkzade Lahmacunu sevenler diye bir parti kurulsaydı iktidara bile oynayabilirdi. Şaka bir yana lahmacun Türk mutfağının en çok sevilen yemeklerinden biridir. Kökenlerinin Babillere dayandığı düşünülen lahmacun Orta Doğu’da birçok ülkede geleneksel olarak bilinen, yapılan ve sevilen bir yemektir. Ermenistan’da hatta Güney Amerika’da lahmacunu sahiplenenler vardır. Bizde geleneksel olarak çok uzun yıllardır var olduğu için, Fındıkzade lahmacunu Türk mutfağının bir parçası olara tanımlamak “ilk bulan biziz” diye etmedikten sonra, bugün dünya gurme sınıflama literatüründe kabul gören bir yaklaşımdır. Lahmacunu Gaziantep ve Urfa yöresi çok iyi, çok lezzetli yapar. Hatta bu iki ilimiz, pek çok kebap çeşidinde yaşadıkları gibi lahmacun alanında da tatlı bir sahiplenme çekişmesi yaşarlar.
Fındıkzade Lahmacunu garnitürüyle birlikte yemek adettir. Üzerine serpiştirilen soğan, maydanoz ve az miktar domates lahmacunu tam bir ziyafete dönüştürür. Fındıkzade Lahmacunu sevenler aynı zamanda çok ilginçtir, genelde acıyla da arası iyi olan kişilerdir. Lahmacun dünyada acının en çok yakıştığı yemekler arasında büyük ihtimalle en üst sıralarda yer alır.
Şerbethane Cafe & Restaurant; Sultanahmet Camii ve Külliyesinin altında, Arasta Çarşısı Sokakta yer almaktadır. Şerbethane; Sultanahmet'in en nezih Cafe ve Restaurantlarından olup, yerli ve yabancı turistler ile turist kafilelerinden oluşan bir müşteri portföyüne sahiptir. Şerbethane’de; Osmanlı Şerbeti, Kahvaltı, Dünya Mutfağından Seçmeler, Nargile, Çay, Kahve ve Meşrubat Çeşitleri ile hizmet verilmektedir.